Arkadaşım yasa kitap böyle. İşimize gelsede gelmesede. Bunların çoktan mahkemesi oldu.
Hakimlerin verdiği gerekceli karar şu:
Emekli kurumu bank değil, adı üstünde bir sigorta kuruluşu. Sigorta ile yatırımı bilmiyor insanlar. Banka yatırımdır. Sigorta risk amaçlı, kár amaçlı yapılmaz.
Hastalık sigortan var. Hasta ol olma. Koruma altındasın. Ne kadar ödediğine bakılmaz. Öyle kişiler var, ödediğinden fazla hizmet alıyor. Senin mantığına göre ödediğin para bitti deyip kesmesi lazım.
Yada araba sigortası. Kaza yap yapma. Koruma altındasın. Kaza yaparsan kasaya sen bu kadar para yatırdın, para bitti demiyor.
Yada yangın sigortası. Evin yanıyor. Evin değeri 200.000 Euro ise, sana demiyor bu kadar ödemedinki.
Öyle insanlar var, daha sadece 30.000 Euro ödemiş, ama dört kere kura gitmiş. Bir sefer kalp krizi, bir sefer ortopedik, iki seferde rahatsızlanan çocukları. Tüm masraflar toplam 40.000 - 50000 Euro. Senin mantığına göre devlet göndermemesi lazımdı.
Sen yatırım olarak görüyorsun. Sorunda burda işte. Sigorta bur dayanışma fonudur. Birlikten kuvvet doğar mantığı. Yatırım öyle değil. İcindeki paran neyse o.
Ayrıca nerden biliyorsun şimdiden senin 90.000 Euro yanacağını? Senin garantin mi var artık kura gitmeyeceğine? Senin garantin mi var, Allah gecinden versin, yarın hakkı rahmetine kavuşup yenge hanıma dul aylığı bağlanmayacağı?
Ayrıca binlerce genç yaşta eşi vefat etmiş çoluk çocuk ortada kalmış dul kadın var. Senin mantığına göre 35 yaşındaki kadına ödediğinden fazla alır diye ödemesi lazım.
Sigorta ile yatırımı karıştırmayın.
Hava olsun demiyorum. Bu işler benim işim. Elimde bir kütüphane görevim icabı bilgi var.
Alıntı ile Cevapla