Kimse ters anlamasin, Avusturya'nin avukatligina soyunmus degilim, ama birazda onlarada hak veriyorum. Simdi bir düsünün, siz hristiyansiniz ve islamin ne oldugunu bilmiyorsunuz. Hergün savasan bir isid var. Iki kelimesinden biri Allah'ü Ekber. Sözde islam adina terör yapanlara bakin, hepsinin agzinda Allah'ü Ekber. Adam merak ediyor, bu adam ne diyor diye. Acip bakiyor, anlami "Allah'in adina". Sonra bu kisiler arastiriyor ve fark ediyorki, her müsülüman böyle degil, ama adam cürükü iyiden nasil ayiklayacagini bilemiyor.
Inanin, bagzi camilerin binalarini gösteriyorlar televizyonda, bende bile müslüman olarak iceri girmem. Acayip acayip tipler. Ben bile korkuyorum. Gayinpeder bir sefer bize geldiginde oraya yatsi namazini kilmaya gitmisti. Iceri girmis oturmus. Herkes sohbeti kesmis. 10 dk. sonra sormuslar sen kimisin niye geldin diye. Sonra namaz saati gelmis bunlar namazi kilmamis. Gayinbabam demis, yatsi namazi oldu. Bunlar demis, biz gece gec kiliyoruz diye. Kilmadan gayinbabam geri geliyor.
Benim evime 50 metrede bir Türk camii var ve ben o camiye gitmiyorum. Adamlarin ne oldugunu bilemiyorsun. Kücük bir camii, ta 50 - 60 km adamlar namaz kilmaya geliyor. Yani bir müslüman olarak beni bile yeri geliyorda korkutuyor.
Camiilerimiz artik seffaf olmak zorunda. Bizim burada kücük bir köy var, orada büyük bir traktör fabrikasi oldugu icin o kücük köyde cok Türk var. Adamlar oturmus DITIB camiisi acmislar. Tabiki köylüler korkmus basta. Baskani ile konustum, olayi nasil cözdüklerini sordum. Aslinda cözümü cok kolay bulmuslar. Kilisenin rahibine demislerki, gel sende yönetimde ol. Istedigin gibi gir cik. Istedigin gibi hesaplarimiza bak. Rahibde kabul etmis. Rahib yönetici olunca köylüler tamam demis. Rahib kac yildir üye ve hic bir sorun yok bunlar dermis. Iliskiler o kadar iyi olmuski, Ramazanda o köydeki Almanlari bile Ramazan sofrasina davet ediyorlar. Adamlarda geliyor. Bakiyor adamlar, bunlarin tek derdi ibadet etmek, yemek icmek. Belediye baskaninida güvenini kazanmislar. Hic bir sorun yok.
Yada burada baska bir köyde bir DITIB camiisi var. Konusmaci olarak gittim. Ben resmi olarak geldigim icin belediye baskanida gelmis. Baskan ile sonra sohbet ettim. Dedim araniz nasil belediye ile dedim. Adam dediki aramiz süper. Hepsi istedigi gibi bize cikip girebiliyor. Hatda belediye baskani o kadar bunlara güvenmiski, cuma günleri, cuma namazi saatlerinde yolda park sikintisi oldugu icin, memurlarina emir vermis, bu saatlerde göz yumun, ceza yazmayin diye.
Yani demek istedigim, mutlaka Avustury devletininde bir art niyeti var. Ancak önce biz kendi ödevlerimizi yapmamiz lazim. Yukardaki örneklerde oldugu gibi, bizim camilerimiz seffaf oldugu sürece onlara koz vermis olmuyoruz. Onlarda pek birsey yapamiyor.
DITIB camiilerinin birazda imajinin bozulmasinin nedeni, git gide DITIB Merkezinin son yillarda cok siyasilesmesi. Bilirsiniz, ben siyaset konusmasini cok severim. Ama camiiye siyaset girmemesi lazim. Bagzi siyasetcilerimiz kendi cikarlari icin bence DITIB'ide yipratti.
Birde son yillarda camiilerimiz buralarda cogaldi. Küsen gidiyor kendi ayri bir camii aciyor. Böylece birlikten kuvvet dogmuyor.